Değerli heyet, değerli denetleme kurulu, Birliğimizin geçmiş dönem başkanları, değerli meslektaşlarım, birliğimizin ve kooperatifimizin değerli emekçileri, sizleri Manisa Eczacı odası ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime Bursada olmaktan duyduÄŸum memnuniyeti belirterek baÅŸlamak isterim. Bu güzel organizasyonu düzenleyen odamıza, BaÅŸkanımızın ÅŸahsında, emeÄŸi geçen herkese teÅŸekkür ederim. Bölgeler arası toplantımızın Eczacılık mesleÄŸinin saygınlığına, gelecek perspektifine, bilime ve insana yakışır, üretken ve fikirlerin yarıştığı bir toplantı olmasını diliyorum.

Ulu önderimizi, kurucu liderimizi M.Kemal Atatürk'ü rahmet, saygı ve her geçen gün artan bir özlemle anıyorum.

Değerli meslektaşlarım,

Gündemimiz yoÄŸun. Konumuz çok, derdimiz çok, yıkıcı gündemler, aşılamayan sorunlar, tekrarlayan sorunların gölgesinde gerçekleÅŸtiriyoruz toplantımızı. 

Ülkemize, dünyaya, insana dair, insanın olduÄŸu, her alanın yozlaÅŸmasıyla ilgili söyleyecek çok sözümüz var. Dünya'ya şöyle bir bakalım. Ne görüyoruz? Gelir adaletsizliÄŸinin had safaya ulaÅŸtığı bir ortam, bir tarafta servetleri katlanan patronlar, diÄŸer tarafta açlıktan ölmemek için mücadele eden toplumlar... Bir tarafa magazinel twiter kavgaları, bir tarafta kadınların eÅŸitlik ve özgürlük mücadelesini görüyoruz, insanca yaÅŸam mücadelesini görüyoruz. Bir taraftan dijitalleÅŸen, insan genomunun sırasını deÄŸiÅŸtiren ÅŸirketler, DiÄŸer yanda iç savaÅŸlarla kendini imha eden topluluklar.

2022 savaÅŸların, yıkımın, mültecilerin, evsiz kalan halkların, yuvalarından kovulan çocukların yılı oldu. Bu ağır tablo giderek artıyor.Çocuklar,kadınlar insan tacirlerinin elinde,erkekler neden çıktığını bilmedikleri savaÅŸta can veriyor.SavaÅŸ beraberinde insanlık dramını,halk saÄŸlığı sorunlarınıda beraberinde getiriyor.

YavaÅŸ yavaÅŸ konumuza gelmek lazım. Biz bir meslek örgütünün yöneticileriyiz. Yaklaşık 40 bin üyesi olan bir meslek örgütü 28 bin eczane ile vücut bulan, kamuda, özelde emek veren bir meslek örgütü. Ä°nsana, insanın saÄŸlığına, insanın hakkına, hukukuna, hak arayışına, kadına, doÄŸaya, çocuÄŸa kısaca insana dair ne varsa söz söylemesi gereken bir meslek örgütünün yöneticileriyiz.

Bizim derdimiz gündemimiz sadece günlük sorunlar deÄŸil, yarını kurtarmak deÄŸil, bizim derdimiz dünya, ülke, saÄŸlık, insan. Bu kürsüler bu konuların haykırılması, dillendirilmesi gereken yerler. Sözler ilerlemeden ÅŸunu söyleyeyim. Çok ilerleyince anlamı kalmıyor. Bu kısa açıklamayı yapma gereÄŸi duydum. Son 1 yıldır örÄŸüt içinde bir refleks geliÅŸti. Nedir bu? Bu salon bir heyet seçilmiÅŸ Heyet, seçilmiÅŸ heyet eleÅŸtirince şöyle bir savunma getiriliyor. Diyoruz ya ÅŸu iÅŸ eksik kaldı, evet ama iyi niyetliler, Ya bu iÅŸ yapılmadı, evet ama iyi niyetliler. Ya birliÄŸin çatısı akıyor, aksın ama iyi niyetliler. Ä°yi niyetten kimsenin ÅŸüphesi yok. Hepsini seviyoruz. Derdimiz meslek, kimsenin ne ÅŸahsıyla ne niyetiyle ilgili en ufak bir derdimiz yok, söylenenleri iyi niyetli eleÅŸtiri olarak algılayın lütfen.

Değerli meslektaşlarım

Kürsü kullanımı herkesin ÅŸahsına münhasır, kendi bileceÄŸi bir iÅŸtir, neder ne demez kendi karar verir, karışamayız. Sadece 1 kiÅŸiye karışırız. EÄŸer biz meslek örgütü yöneticisiysek en tepemizdeki baÅŸkanın sözlerini dikkatle dinleriz, karışma, eleÅŸtirme ihtiyacı hissederiz. Çünkü ondan duymak istediklerimiz olur.

Açılışta duyamadığım bazı konular oldu Ben kısa kısa değinmek isterim.

Değerli meslektaşlarım,

Bu ülkede hak aramak çok zor. Cesaretli olacağız, yılmayacağız, fedakârlık yapacağız gerekirse. Ayağımız takılırsa birbirimize el verip düÅŸmeden toplayacağız. Bu ülkede hak arayan öğretmenler dövülerek gözaltına alınıyor. Avukatlar kürsülerden derdest edilerek tutuklanıyor. Bir birlik baÅŸkanı bir bilim kadını evinde baskınla gözaltına alınıyor. Bir sendika baÅŸkanı, ekmekle ilÄŸili bir cümle kurdu diye hedef gösterilip tutuklanıyor. Biz ÅŸimdi miting yapıcaz bir hak arama sürecine girdik, giricez demi. Eee biz bunlara ses çıkarmazsak, aÄŸzımızı açmazsak, bize dokunmayacaklar mı? TTB' nın TMMOB' un yasası deÄŸiÅŸtirilmeye kalkıldı ses vermedik. Biz yokuz listede diye rahatladık mı? Sıra bize gelmez mi sandık? Hak aramak sadece meydanda yığılmak deÄŸil, bütün bunlara sesimizi çıkararak, var olduÄŸumuz her yerde kendimizi göstermektir. Taleplerimiz oldu olacak, mitingde yapıcaz eylemde kapatmada. Ama ÅŸunu görelim, Bizim ekonomik hak arayışımızın yanında, demokrasi ve özgürlük mücadeleside vermemiz lazım. Kürsülerde özgürce söz söylediÄŸimiz günler bitti. Bununda mücadelesini vermemiz lazım.

DeÄŸerli meslektaÅŸlarım.%25i sosyal yardımlarla ayakta duran, sadece hayatını sürdürebildiÄŸi toplum haline geldik. Ä°ÅŸsizlik 8 milyon. Kadın iÅŸsizliÄŸi %40' larda. Temel ihtiyaçlar; barınma ihtiyaçları, beslenme, saÄŸlık ihtiyaçları artık bu ülkede herkesin eriÅŸebileceÄŸi ÅŸeyler deÄŸil. Eczacı iÅŸsizliÄŸi 10 yıl önce söylense gülünür, ciddiye alınmazdı. Bugün yüzlerce, yarın Binlerce olacak gençlerimiz ne yapacağını bilemez halde, iÅŸsiz! Gelecek karanlık bu arkadaÅŸlara. Bu kürsülerden bağıralım sesimizi duyuralım. Hak arayanın uÄŸradığı zulmü, açlığı, iÅŸsizliÄŸi konuÅŸalım.

Değerli meslektaşlarım,

Mitingi erteledik. Bartındaki faciadan dolayı çok uzaÄŸa gitti. 40 küsürgün attı.Çok uzun.Motivasyonu o heyecanı 40 gün korunması çok zor.Bartında faciada kaybettiÄŸimiz canları …….Rahmetle analım.Ama anarken de birkaç ÅŸey daha söyleyelim.

Facianın olduÄŸu zaman mitingi erteledik. Kumanyaları oraya yolladık, iyide yaptık. Heyet kolileri tek tek taşıdı. Elinize saÄŸlık, çöpe gitseydi üzülürdük yazık olurdu. Birde TEB sitesine bir baÅŸsaÄŸlığı mesajı koymuÅŸ heyetimiz, güzel buda. BaÅŸsaÄŸlığı dilenmeli topluma, yakınlarını kaybedenlere. Ama anlaÅŸamadığımız, anlatamadığımız bir yer var Bartında yaÅŸanan bir kaza deÄŸildi. Bartında yaÅŸanan toplu cinayetti, kıyımdı Bartında yaÅŸanan. Ä°ÅŸ cinayetiydi ve baÅŸta söyledim. Biz eÄŸer bu ülkenin en önemli kitle örgütlerinden biriysek, saÄŸlık meslek örgütüysek orada yaÅŸananın bir cinayet olduÄŸunu, bir kıyım olduÄŸunu söylemeliydik. Yüzlerce kez alarm veren sistemleri kapatıp o canları madene yollayanların, katil olduÄŸunu, gözünü kapatan siyasi iradenin ve sermayedar katil olduÄŸunu söylemeliydik. Korkmadan söylemeliydik katili biliyoruz demeliydik. Oradaki çocukların babalarının katilinin kim olduÄŸunu bildiÄŸimizi söylemeliydik söyleyemedik.

Değerli meslektaşlarım

Dünyada da bir ÅŸeyler oluyor. Birileri direniyor, deÄŸiÅŸim istiyor birileri eÅŸitlik ve özgürlük mücadelesi veriyor. Mollara karşı bir halk ayakta. Kadının köleleÅŸtirilmesine, deÄŸersizleÅŸtirilmesine karşı bir halk ayakta. Ä°ran’da bir mücadele var. Anılmadı sanırım kürsüden. Ben anayım hatırlatayım. Heyetimizde deÄŸerli kadın üyelerimiz var. Ä°ran’da mücadelenin adı, kara saçlarıyla Mahsa Amini’ dir. Son cümlelerime geçmeden ÅŸunları söylemek istiyorum. Artık kısır çekiÅŸmelerden sıkıldık, yorulduk kim kime cevap verecek kim kimden sonra konuÅŸacak kavgasından sıkıldık. Bunları kenara bırakalım kim kime ne cevap verdi Konya’da hatırlıyor musunuz? Son cümlelerim tabiki heyeti eleÅŸtiricez, tabiî ki doÄŸru bildiÄŸimizi söyleyeceÄŸiz. Bizim meslek örgütümüz büyüktür, köklüdür. Ä°nsana dair sözü vardır, olacaktır. Bu sözlerin daha güçlü duyulması için tek ihtiyacımız olan güzel günlerin geleceÄŸine olan umudumuzdur, inancımızdır. Umudunuzu yitirmeyin. Meslekten umudumuzu yitirmeyin. Bu salon mitingde yapar, eylemde yapar, eczacısının hakkınıda arar.

Saygılarımla…