ODA BAŞKANIMIZ ECZ. DEVRİM BALI' NIN KONYA BÖLGELERARASI TOPLANTI KONUŞMASI

28 Haziran 2022 BaÅŸkandan

DeÄŸerli divan, heyetimizin ve denetleme kurulumuzun, yüksek haysiyet divanımızın deÄŸerli üyeleri, deÄŸerli oda baÅŸkanları, odalarımızın deÄŸerli yöneticileri, kıymetli yol arkadaÅŸlarım ve deÄŸerli meslektaÅŸlarım

Hepinizi Manisa Eczacı Odası ve üyeleri adına saygıyla selamlıyorum.

 

Sözlerime başlamadan önce;

 

Konya’da olmaktan, Konya Eczacı odamızın misafiri olmaktan duyduÄŸumuz mutluluÄŸu dillendirmek isterim. Bu güzel organizasyonda emeÄŸi geçen tüm meslektaÅŸlarıma ve emekçi kardeÅŸlerime teÅŸekkür ediyorum. Bölgeler arası toplantımızın eczacılık mesleÄŸinin saygınlığına, gelecek perspektifine, bilime ve insana yakışır, üretken ve fikirlerin yarıştığı bir toplantı olmasını diliyorum.

 

2 yıllık pandemi döneminde yitirdiÄŸimiz meslektaÅŸlarımızı, eczane personelimizi ve tüm saÄŸlık emekçilerini saygı ve rahmetle anıyorum. Pandeminin en ağır koÅŸullarında, insanların evlerinden çıkmaya korktukları anlarda, en ön safta, hastasına verdiÄŸi hizmetin niteliÄŸine ve eczacıların “en yakın saÄŸlık danışmanı” sıfatına yakışır ÅŸekilde bir an bile görevinin başından ayrılmayan, bu uÄŸurda canından olan tüm meslektaÅŸlarımı bir kez daha selamlıyor, emeklerinin ve özverilerinin karşılarında saygıyla eÄŸiliyorum.

Kasım 2021 den bu yana Merkez heyetinde, denetleme kurulunda ve yüksek haysiyet divanında görev yapan meslektaÅŸlarıma da emekleri ve özverileri için teÅŸekkür ederim.

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli Hazirun

 

Tabi gündemimiz, yakıcı gündemimiz öncelikli konumuz; EKONOMİ. Ekonomik sıkıntılara gelicem ama öncesinde hazırda kürsü bulmuÅŸken konuÅŸmamız gereken, anlatmamız gereken baÅŸka konularda var. Onlara da kısa kısa deÄŸinmek istiyorum.

 

Öncelikle genel tablodan bahsedeyim.

Dünyaya ve ülkeye bakınca savaÅŸlar, ekonomik sıkıntılar,  İÇİ BOÅžALTILAN demokrasi adalet gibi kavramlar, dikta kültürünün HORTLAMASI, hareket alanınızın-DüÅŸünce alanınızın daralması, söz söyleme sınırlarınızın “çizilir” olması gibi birçok olumsuzluklar görüyoruz.

 

MesleÄŸe bakınca ne görüyoruz?

MesleÄŸe bakınca, genç eczacılarda müthiÅŸ bir karamsarlık, geleceklerine dair güvensizlik

On binlerce eczacıda ekonomik sıkıntıların vermiÅŸ olduÄŸu çöküntü,

Kamu eczacılarında kendilerini dışlanmış, kenara atılmış hissi

MeslektaÅŸların tamamında bitkinlik, yılgınlık, en önemlisi SAHİPSİZLİK hissi. Örgütün kendilerine SAHİP çıkmadığı hissi görüyoruz

Yani tablo çok karanlık. Zerre aydınlık yer yok. Sorunlar büyük, sorunlar yakıcı, çözüm mercileri, icra mercileri  ya kör ya sağır. Maalesef deÄŸerlendirmelerimizi bu tablo çerçevesinde yapacağız.

 

DeÄŸerli meslektaÅŸlarım konuÅŸmama baÅŸlayacağım ama temelde ÅŸunu söylemek lazım. Dünden beri oluÅŸan algı “yeni göreve geldiler herÅŸeyi çözmelerini bekliyosunuz “ yönünde. Kimsenin, bakın vurgulayarak  söylüyorum, kimsenin 15 yıllık sorunları 3 günde neden çözmediniz dediÄŸi falan yok. Önce bunu bir önümüze koyalım. AMA örgüt, sorunların çözümünü de doÄŸaldır ki bu masadan bekleyecek. Sorunların çözümüyle ilgili sorumluluk almayacak masanın, sorumluluktan kaçacak masanın örgüt içinde yeri de yok gereÄŸi yok. 

Değerli meslektaşlarım 15 yılı sormayalım ama

İFK bugün yarın olmadı 14 mayıs diye ortada dolaşırsanız ve İFK hala ortada yoksa, biz bunu buraya sorarız

KKİ ler hala zarar ettiriyosa, buraya sorarız

Sgk protokolü eczacıya yeterli katkı vermediyse, buraya sorarız

Yardımcı eczacılık kilitlendiyse, çözümü için adım atılmıyosa, buraya sorarız

Medikal tarama eylemi yüze göze bulaÅŸtıysa, buraya sorarız

Uzaktan sağlık yönetmeliğini sorarız

ÖKC cezaları geliyorsa ve böyle bir olay yokmuş gibi davranıyolarsa buna cevap ararız

Karekod deaktivasyonu hala çıkmadıysa bunu sorarız

Komisyonlar 6 ay sonra stand-up eşliğinde toplanıyorsa bunu bu masaya sorarız.

Örgüt bir kitap basamayıp, 3 yayın ortaya koyamadıysa bu masaya sorarız

 

 

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

Değerli hazirun, genel hatları özetledikten sonra konuşmama başlamak istiyorum.

 

Bizlerin bugün acilen çözülmesi gereken sorunların başında, sistemsiz bir biçimde açılan, çoÄŸunda yeterli öğretim üyesi ve altyapı olmayan ECZACILIK FAKÜLTELERİDİR. DeÄŸerli hazirun, bu konu belki ekonomik sıkıntılarında ötesinde, en ağır sorun. Ekonomik sıkıntılar baypas edilir, gün gelir pansuman tedbirlerle geri plana itilir.

Ama eczacı enflasyonu bizi bitirir. Bu konuyu öne alıp üzerinde çalışmalı, bu fakültelerin sadece yüksek lisans ve doktora öğrencisi almaları yönünde düzenlemeler yapılmasını saÄŸlamalı, kontenjan azaltılması ve baraj puanların yükseltilmesiyle ilgili taleplerimiz karşılık bulana kadar dillendirilmelidir. Bu iÅŸle baÄŸlantılı birde yardımcı eczacılık konusu var ki, sizi bana, beni size, eczacıyı meslektaşına düÅŸman eder. Mezun olan genç kardeÅŸlerimiz odaların yolunu tutmaya baÅŸladı. Bir çok oda tıkanıyor bu konuda. Bu konuyu tekrar masaya yatırıp deÄŸerlendirmemiz ÅŸart. Makul ÅŸartlar altında yapılmasını, devletin zorladığı sistemin eczacının omzuna yük olmasını önlemeliyiz. Önleyemiyorsak bu sistemin eÄŸitim yılları içine yayılmasını saÄŸlamalıyız. Taleplerimizi netleÅŸtirelim. Bir an önce netleÅŸtirelim. Sonrada hep birlikte yol alalım.

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli Hazirun

 

 

DeÄŸerlendirmeye kasım ayından devam etmek lazım belki de. Çünkü heyet kasımdan bu yana neler yaptı çıktı anlattı. Åžimdi sizlere kasım ayını, aralık ayını, ocak ayını hatırlatmak istiyorum. Eczanelerinizde bulamadığınız ilaçları, çocukları kapıdan döndürdüÄŸünüz günleri, bir ÅŸiÅŸe soÄŸuk algınlığı ilacı için girdiÄŸiniz tartışmaları hatırlayın. Geçmek bilmeyen nöbetleri, sonu gelmeyen yok ilaçları, depoların hatıra gönüle verdiÄŸi 1 er kutu ilacı hatırlayın. Hatırlayalım. Sıkıntılar hala geçmedi. Hala benzer sıkıntıları yaşıyoruz.

 

O günlerde, vatandaÅŸ ilaç bulamazken, eczacı eczanesinde bu sorunlarla boÄŸuÅŸurken;

hasta hakları dernekleri ilaç bulamıyoruz diye defalarca açıklama yaptılar.

Tabip odaları defalarca açıklama yaptı.

Birçok farklı siyasi görüÅŸten sendika defalarca açıklama yaptı.

Oda başkanları, dilleri kurudu ilaç yok demekten.

 

1 yer daha var 1 yer. O bir yer dedi ki; “tedarik sıkıntısı yaÅŸanan ilaçlar” “üretim aksaklıkları nedeniyle yeterli sayıda bulunamayan bazı ilaçlar” ve bunu açıkladığı açıklamanın baÅŸlıklarını da farklı attı. Sayfada bulmanıza, ilaç yoklarını sıkıntıları anlatıyor bu açıklama demenize imkan yok.

O bir yere sorduk, neden böyle dediniz?

Neden vatandaş ilaca ulaşamıyor demediniz?

Neden 2021 yılında vatandaş ilaç bulamıyor demediniz?

Deseydiniz iyi olurdu dedik. O bir yerden, şöyle bir cevap geldi; “kırmadan dökmeden derdimizi anlatmaya çalışıyoruz”.

O bir yer neresi biliyor musunuz? O bir yer, Türk Eczacıları BirliÄŸi. İlacın sahibi olduÄŸunu iddia eden eczacının birliÄŸi. Hepimizin birliÄŸi. Çatı örgütümüz. TEB in baÅŸkanlık makamı, kurumsal yapısı. Cesaretle doÄŸru bildiÄŸini söylesin diye beklediÄŸimiz örgüt. Ama demediler. Diyemediler, belki de gerek görmediler. Belki ilaç çoktu biz göremedik. Hata bizde.

Bakın deÄŸerli meslektaÅŸlarım, doÄŸru bildiÄŸini söylememek, söyleyememek çok ağır bir yüktür. İnsanın midesine oturur TAÅž olur, omzuna çöker ömür boyu KÜFE olur. Bu örgütün artık eczacıyı, vatandaşı ilgilendiren her konuda cesaretle, cesaretle söz söyleme, tavır alma zamanı gelmiÅŸtir. DoÄŸruyu eÄŸmeden bükmeden, eÄŸmeden bükmeden söyleme zamanı gelmiÅŸtir.

Yapamıyor olabilirsiniz. Åžu sebep bu sebep. Sebep aramıyorum. gerçekten aramıyorum.  Sadece ÅŸunu söylüyorum. Çıkın söyleyin. Olmuyor arkadaÅŸ yapamıyoruz deyin, söylemiyoruz deyin, konuÅŸamıyoruz deyin, olmuyor deyin. Ve sonrada huzur içinde evinizde oturup çayınızı için. Merak etmeyin bu 70 yıllık örgüt kendi yolunu çizer, yeniden ayaÄŸa kalkar. DeÄŸiÅŸim deÄŸiÅŸim diye gelip örgütün geleneklerini yok saymaya, cesaretini kırmaya, jargonunu deÄŸiÅŸtirmeye kimsenin hakkı yok.

 

 

 

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli hazirun

 

 

Bizler, emeÄŸiyle çalışan, çalışıp kazanan, hayata emeÄŸiyle tutunan insanlarız. Alın terini-emeÄŸi kutsal biliriz. Bu yüzden emeÄŸe, emeÄŸi üreten emekçiye saygı duyarız, yanında oluruz.

Son 6 aydır yoÄŸun ÅŸekilde devam eden Beyaz Önlük eylemlerine desteÄŸimiz, maalesef odalar düzeyinde kaldı. Manisa da tüm haklı “hak arama” mücadelesinde olduÄŸu gibi, bunda da saÄŸlık çalışanlarının yanındaydık.

Binlerce doktor, saÄŸlık çalışanı hakları, gelecekleri, bugünleri, uÄŸradıkları ÅŸiddet ve saÄŸlıksız çalışma ortamları için alanlara indi kamuoyu oluÅŸturdu. Bizim derdimiz yok muydu? Kamuda görev yapanların derdi yok mu?  Mücadele edenler Yeterli görmeseler de bazı kazanımlar elde ettiler.

Ama maalesef biz yoktuk. Neden yoktuk? “hak aramamayı” içselleÅŸtirdik çünkü. Birileri bizim yerimize gitsin, bakanla görüÅŸsün, bürokratlarla görüÅŸsün iÅŸine alıştık çünkü.

Bundan sonraki süreçte, olmamız gereken yerde olacağımıza inanıyorum. Ama bunu yaparken 2 gün kala alınan kararlarla deÄŸil, baÅŸtan; cesaretle, saÄŸlık meslek mensubu olmanın bilinciyle, daha doÄŸrusu sınıf bilinciyle hareket etmemiz gerekliliÄŸini hatırlatıyorum.

 

 

Şimdi değerli meslektaşlarım

 

Emek dedik, emekçi dedik. Hazır konuÅŸma buraya gelmiÅŸken 2 cümle daha etmek lazım. Elbet kurumlar çalışan kadrolarında deÄŸiÅŸiklik yapar. Dönemin yöneticileri kendilerinin ahenk içinde çalışabileceÄŸi kadrolara görev vermek isteyebilir. Bizde yapıyoruz yeri geldiÄŸinde. Ama bunu yaparken 2 ÅŸeye dikkat ediyoruz. Tavsiyem bu 2 hususun göz ardı edilmemesidir. 1.si kurum hafızası, geçmiÅŸi, geleneÄŸi. Adına ne derseniz deyin. Kurumların hafızası olan, kurum kültürünün vücut bulduÄŸu çalışanlar vardır. Bizde de var Teb de de var. Bu kiÅŸilerle ilgili karar verirken 2 kere düÅŸünmek lazım. 2.si  emekçinin emeÄŸine ve geleceÄŸine saygı duymak lazım. Saygı duymalıyız.

Bu örgüt son zamanlarda gazetelerde, farklı basın yayın organlarında hatta TBMM de “emekçi kıyımı” yapılan, hatta daha baÅŸka sözlerle anılan bir kurum olarak anılır oldu. Bu konuda BirliÄŸimizin yetkili ağızlarından iÅŸin aslını öğrenmek istiyoruz.

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli hazirun

Hazır heyete soru sormaya baÅŸladık. Bir soru daha sorayım. Kürsüyü bulmuÅŸken sormak lazım. Normalde baÅŸkanlar grubuna sorular soruyoruz biliyorsunuzdur, duymuÅŸsunuzdur. Bir cevap alamıyoruz. Saymanlar alamıyor, genel sekreterler alamıyor. Ne soruyorsunuz da cevap alamıyorsunuz diye merak ediyorsunuzdur. Valla zor soru sormuyoruz, sgk sözleÅŸmesini soruyoruz, its yi, karekodları, ökc yi, cezaları, denetlemeleri. Yani yaptığımız göreve dair ne varsa onu soruyoruz, eczacıyı ilgilendiren ne varsa onu soruyoruz. Ama cevap alamıyoruz. Bilmiyorum belki farklı sormak lazım. Bu konuda çok dertliyiz. Ara ara dert edinip düÅŸünüyorum. Ya insan insana neden cevap vermez? 2 ÅŸeyden vermez. 1.si deÄŸer vermiyordur cevap vermez. Ki bu kötü biÅŸey, üzücü bir ÅŸey. Eminim birliÄŸin deÄŸerli baÅŸkanı en az bizim onu sevdiÄŸimiz kadar bizi seviyordur. 2.si, verecek bir cevabı olmaz ondan cevap vermez. Bu kötü deÄŸil, felakettir felaket.

Tepetaklak oluruz.

 

Soruma geleyim. Anlamadığım bir nokta var. Åžimdi Gss genel müdürüyle ilgili sert bir açıklama yayınladı Heyetimiz. Alışık olmadığımız türden. Gss genel müdürü bize hakaret etmiÅŸtir, görevden alın diyor özetle. Hangi toplantıda? BirliÄŸin denetleme kurulu baÅŸkanının ve heyet üyesinin katılıp, hatta foto çekilip teÅŸekkür mesajı yazdığı toplantıda. Her halde orda farkına varamamış olacaklar ki, TEB binasına dönünce bir açıklama yapma gereÄŸi duydular. Daha sonra yine aynı karede yer alan oda baÅŸkanımız, ben böyle bir açıklamayı kabul etmiyorum, imza da atmam dedi.

Gel zaman git zaman BirliÄŸimizin deÄŸerli baÅŸkanlık divanı üyesi ve heyet üyesi tekrar ziyaret etmiÅŸ. Kurumlarda küslük olmaz. Yöneticiler geçicidir, kurumlar kalıcı. Ama soru ÅŸu; ÅŸimdi hakaret konusunda neredeyiz? Etti mi etmedi mi? Ettiyse neden sadece bir açıklamayla geçiÅŸtiriyoruz? Madem hakaret etti, bu iÅŸ sonuçlanmadan-aydınlanmadan deÄŸerli üyeler neden gidiyor? Ya da şöyle sorayım, hakaret ettiÄŸi anda neden o salonda bulunanlar tepki vermedi? Etmediyse de neden öyle böyle bir iÅŸin içine girildi? Özetle GSS genel müdürünü seviyor muyuz, sevmiyor muyuz? Anlayacağımız dilden bir cevap bekliyorum.

 

Åžimdi birde medikal reçetelerin taranma iÅŸinden bahsedip sona geleceÄŸim. Birde komisyonlar var tabi. Konu içinde konu. Bir türlü bitmiyor. Heyetimize ayrıca teÅŸekkür ederim bize bu konu zenginliÄŸini yaÅŸattıkları için. Lobide hep mi eleÅŸtireceksiniz diyorlardı, hayır teÅŸekkürde ediyoruz.

Komisyonlar konusunda olan ÅŸudur; 7 ay toplanmamış, deÄŸerli baÅŸkanlarımızdan biri baÅŸkanlar grubuna sitem edince, hatta isyan edince ertesi gün bir hareket baÅŸladı. Tüm komisyonları aynı gün toplanacağı yazısı geldi odalara. Adıda “eÅŸgüdüm” toplantısı. Komisyonlar üretme, fikirleri tartışma bu örgütü daha iyiye götürme yerleridir. Bu örgütün mutfağıdır. 1.5 saatlik stand up larla zaman harcanacak yerler deÄŸildir. Özel ricamdır. Lütfen bu iÅŸi önemseyelim. Gerekirse ayda bir toplayalım. Ama komisyonlarımızı aktif ve üretken tutalım.

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli hazirun

 

Åžimdi BaÅŸkanlar danışmada oda baÅŸkanları ve heyetin katılımıyla ortak bir karar aldık ve bunu yayınladık. Neydi bu? Medikal ürünlerin fatura ve eki belgelerinin eczanelerimiz tarafından taranmaması. 2 ÅŸubat 2022, madde 5. BaÅŸkanlar danışmanın sonuç bildirgesinde bu iÅŸe “ angarya”dır kabul etmeyiz dedik. Öncesi de var tabi. Eczacı tabanı, odalar  taramayalım derken, birlik sayfasında SGK tarafından yayınlanan “tarayın” duyurularını yayınladı. Bir yandan taramaya karşıyım diyeceÄŸiz, bir yandan kurumun “tehditvari” açıklamalarını yayınlayacağız. Hatırlayın SGK açıklamalarını. Sözde taramaya karşı duran örgüt, SGK nın duyurularını anlık bize iletmekle mükellef saydığı bir dönem geçirdik.

Neyse dediÄŸim gibi baÅŸkanlar danışmada bir karar çıktı. Biz dağıldık. Dağılış o dağılış. Ard arda kaç kez soranlar oldu. Faturaları bazı bölgelerde kabul edilmedi, dediler ki yürütme durdurma bekliyoruz siz de bekleyin. İyi güzel. Faturalar iade edildi dediler ki yürütme durdurma bekliyoruz siz de bekleyin. Tamam iyi güzel. Biz sürekli bekledik.

Peki eylem yaparken ne yapmak lazım?? Birincisi birlikte hareket etmek lazım. Birlikte hareket edeceÄŸiz. 2.si bu iÅŸin bir yürüteni olur, o da birliÄŸin deÄŸerli  baÅŸkanıdır, onun sözünü yere düÅŸürmemek lazım. 3.sü sonuç alana kadar devam etmek, gerekirse arada strateji deÄŸiÅŸtirmek ama naparsak yapalım yola devam etmek lazım. Boyun bükmemek lazım. 4 sü bu iÅŸi hep birlikte sahiplenmek lazım. Åžimdi bu  medikal tarama iÅŸinde çok acı sözler duyuyoruz. BaÅŸkanlar istedi heyet yaptı gibi. Açıktan da dillendiriliyor.

Sayın baÅŸkan merak ediyorum gerçekten böylemi düÅŸünüyorsunuz?

BaÅŸkanların gönlü olsun diye mi eylemlilik içine soktunuz örgütü?

Åžimdi biz bu eylemin neresindeyiz, Siz neresindesiniz?

Ne yapıyoruz? Samimiyetle cevabınızı bekliyorum.

Biz bu soruları, defalarca sorduk. En son yazdım. Bu eylemi heyet umursanmıyor diye. Umrunda deÄŸil. Umrunda deÄŸil. Tekrarlıyorum umurlarında deÄŸil. Açıkça söylüyorum, tekraren söylüyorum, üzerine basa basa söylüyorum. Birileri birÅŸeyler yapıyor tepiniyor heyetin UMRUNDA DEĞİL.

Ya kaç ay olmuÅŸ, örgüt eyleme kalkmış, bir allahın kulu neden odaları arayıp sormaz? Ne yaptınız nasıl gidiyor kaç eczacınız eyleme destek veriyor, örgütlülük durumunuz nedir diye.

Neden sormaz deÄŸerli baÅŸkan lütfen cevap verin.

Söyleyin

Bu eylemi gereklimi buluyorsunuz yoksa dayatma mıdır? Gereksiz midir?

 

Ben size Manisa da nasıl bir örgütlülük içinde olduÄŸumuzu söyleyeyim. Bu sene 263 eczanemiz medikal sözleÅŸme yaptı geçen senede yakındı bu rakam. Taratmayın örgüt eylem kararı aldı deyince 259 meslektaşımız taratmamış.259. Neredeyse yüzde100. Yüzde 100. Alın size emek, alın size örgütlülük, alın size dayanışma. Tek tek  görüÅŸtük eczacıyla, tek tek. Neden? Örgüt eylem kararı almış çünkü. Eylem yapıyor bu örgüt.

 

Eczacı örgütüne odasına teb e güvenip taratmadan bekledi. Ne dediysek yaptı.Siz ne yaptınız?

Ses çıkarmayıp iÅŸ kendi kendine yok olsun sönsün gitsin diye beklediniz. AÇIKCA SÖYLÜYORUM BU EYLEM ÖRGÜTÜN YÜZÜNE GÖZÜNE BULAÅžMIÅžTIR. AYAÄžINA DOLANMIÅžTIR. BİZZAT HEYETİN KENDİSİ TARAFINDAN YÜZLERİNE GÖZLERİNE BULAÅžTIRILMIÅžTIR. BUNUNLA İLGİLİ ÇIKIP BirliÄŸin deÄŸerli BaÅŸkanı örgüte izahat vermelidir.

 

Yazık ediyorsunuz emeklere. Yazık ediyorsunuz bu örgüte.

Bu gün buradan eylem kararı eylem vurgusu yapılıyor. Eyvallah yapalım.

Böylemi eylem yapacaksınız? Susarak sahip çıkmayarak mı?

Bu eczacı bir daha size mi güvenecek bize mi?

Yazık ediyorsunuz yazık. BaÅŸkanlar danışmadan sonra hangi oda “nasıl tarama yapılır” diye duyurular çıktı? Takip ettiniz mi? Etmezsiniz. Etmediniz. “Çünkü baÅŸkanlar istedi siz yaptınız” Olay bu kadar.

 

Biz hala ilk günkü yerimizdeyiz. Salondan çıkarken alınan kararı onurumuz olarak görüyor ve koruyoruz. Koruruz.

 

Farkına varın, odalar debeleniyor. Üye örgütten kopmasın diye debeleniyor

Daha iyi bir meslek için debeleniyor

Sorunlar çözülsün diye debeleniyor.

Birlik nerde? Nerde birlik?

 

 

 

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli hazirun

 

 

KISA Bir sitemimide iletip ilerleyeyim. İştiraklerimiz göz bebeÄŸimiz. Her dönem farklı odaların baÅŸkanları yöneticilik yapıyor buralarda. Elinden gelen katkıyı veriyor. Bayrak yarışıdır, omuz omuza yükseltilmesi, lider kuruluÅŸlar haline getirilmesi gereken yerlerdir. BaÅŸtan ÅŸunu da söyleyeyim, her yeni heyet kendi ahenk içinde çalışabileceÄŸi, inandığı baÅŸkanlardan bir kadro kurar. Gayet de doÄŸaldır. Görevi devredenler alanlara talep halinde destek olur, tecrübelerini paylaşır. Ve kimse bunu teÅŸekkür için yapmaz. Buraya kadar hepimiz hemfikiriz sanırım. Bu kardeÅŸiniz egaÅŸ ta 2 yıl yöneticilik yapmış, örgütü için elinden gelen çabayı göstermiÅŸ bir kardeÅŸiniz. Görev deÄŸiÅŸimi yapılırken oda sekreterinin telefonuyla görevden alındığını öğrenmiÅŸ biri. Bakın birçok ÅŸeyi eleÅŸtiriyoruz, dünya diyoruz, ülke diyoruz ama görev deÄŸiÅŸimi yapılan bir oda baÅŸkanını 10 saniye arayıp bunu söylemek çok mu zor? 5 kiÅŸiyiz epi topu. 5. Arasınız görev deÄŸiÅŸimi dersiniz kapatırsınız. Bu kadar mı zor bu iÅŸler? Bu kadar mı zamanınız yok? Bu kadar mı koptunuz oda baÅŸkanlarından. Sektreter mail den görür, oda baÅŸkanı sekreterden duyar.  Böyle olmaz. 10 saniye ayırın bari bunu doÄŸru yapın.

 

 

 

 

 

Değerli meslektaşlarım

DeÄŸerli hazirun

 

Son konuya geldim.

Benden önce söz alan tüm konuÅŸmacıları dikkatle dinledim. Birçok not aldım. Ağızlarına saÄŸlık. Kıymetli düÅŸüncelerini bizimle paylaÅŸtılar. Åžu ana kadar dinlediÄŸim tüm konuÅŸmacıların sözlerinde ortak nokta, artık bıçağın kemiÄŸe dayandığı ve gidilecek bir yerin kalmadığıdır.  Tamamen katılıyorum.

 

Değerli meslektaşlarım.

Lafı döndürmeye evirmeye çevirmeye hiç gerek yok.

Eczacının yarını karanlık.

Eczacının yarını karanlık. Eczacı yarını göremez halde. Devlet kurumları kör bizi görmez, örgüt uykuda uyanmaz.

Derdimiz büyük. Binlerce meslektaşımız için bu senenin sonu yok.

Tekrarlıyorum binlerce eczacı için bu senenin sonu yok.

Bu sefer iş farklı. İş ciddi.

 

8 bin 10 bin 12 bin kaç derseniz deyin binlerce eczacı zor durumda, zorla ayakta durur halde ve eczacı örgütüne dönmüÅŸ, onu kurtaracak, hayatını sürdürmesini saÄŸlayacak bir ÅŸeyler bekliyor, medet bekliyor medet.

8 binmiş, 10 binmiş bizim feda edecek 1 eczacımız dahi yok 1. 1 kişiyi feda edemeyiz. Bir kişiyi yalnız bırakamayız.

 

Eczacının gözü kulağı burada

Bu salondan bir umudun çıkmasını bekliyor. pazartesi sabah mesleÄŸi için umutlanmak istiyor.  

Pazartesi sabah uyanınca artık bir şeylerin değişmesi için adım atılmasını bekliyor.

Pazartesi sabah uyandığında birilerinin onun farkında olduğunu bilmek istiyor.

Lafla kaybedecek zamanımız yok. Eczacının derdi lafla çözülemez noktada. Artık söz tükendi.

Beklemeye zamanımız yok.

Müzakere masasında kaybedecek zamanımız yok.

Zaman sesimizi çıkarma, 40 bin eczacının gücünü birlikteliÄŸini gösterme zamanıdır. Zaman hakkını söke söke alma zamanıdır.

 

DeÄŸerli meslektaÅŸlarım, bugün burada bir karar alacaksak, alacağımız karar afiÅŸ asmanın, 3 satır açıklama yapmanın, siyah çelengin ötesinde olmalıdır. Açıklamayla afiÅŸle geçiÅŸtirilecek bir dönemde deÄŸiliz. Bu gaflete düÅŸenler, kırmadan dökmeden eylem yapayım diyenler ÅŸunu bilsin;  2 elimiz yakanızda olur.  

 

Manisa eczacı odası, önceki eylemlerde olduğu gibi, Buradan çıkacak eylem kararının sonuna kadar arkasındadır. Sonuna kadar.

 

Net görüÅŸümüz ÅŸudur;

Hakkımızı meydanlarda arama, haklılığımızı kör gözlere gösterme, sağır kulaklara duyurma zamanıdır.

 

DeÄŸerli meslektaÅŸlarım, son cümlem ÅŸu;

Umudunuzu yitirmeyin, umudunuzu yitirmeyin. UmutsuzluÄŸa düÅŸtüÄŸünüz anda bu örgütün geçmiÅŸini düÅŸünü umudunuzu yitirmeyin.

UmutsuzluÄŸa düÅŸtüÄŸünüz anda tandoÄŸanda kolej meydanında yaÄŸmur altında hakkını arayan 32 bin eczacıyı düÅŸünü umudunuzu yitirmeyin

Bu örgüt kanayan dizleri üzerinde yeniden ayaÄŸa kalkar, eczacısının hakkını arar. Umudunuzu yitirmeyin, sevgiyle kalın