PANDEMİNİN GÖLGESİNDE SAĞLIK VE ECZACILIK E-KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ

22 Åžubat 2021 Meo

Dünyamız, resmi kayıtlara göre 2019 yılı Aralık ayından bu yana, kısa sürede mesafeleri aÅŸarak tüm ülkelere yayılan Covid-19 Pandemisi’nin gölgesinde yaşıyor. Ülkemizde ise 11 Mart’ta ilk vaka’nın görülmesinden bu yana 1 yıla yakın bir süre geçti.

 

Eko-sistemin saÄŸlığına bütüncül bir perspektifle yaklaÅŸan; insan, toplum ve doÄŸa yararına saÄŸlık sistemini savunan demokratik bir meslek örgütü olarak 19-21 Åžubat 2021 tarihleri arasında  “Pandeminin Gölgesinde SaÄŸlık ve Eczacılık” ana teması ile gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz Kongremizde 1’inci yılında Covid-19 salgınını tüm boyutlarıyla deÄŸerlendirme imkânı bulduk. Farklı disiplinler arasında bakışımı esas alan Kongremizde 17 oturumda tıp, eczacılık ve sosyal bilimler alanlarından 51 yetkin konuÅŸmacı katılarak düÅŸünce dünyamızı zenginleÅŸtirdiler. Zoom, youtube, facebook ve twitter gibi farklı kanallardan yayınlanan Kongremize 3500 kiÅŸi kayıt yaptırdı, 15.000’e yakın kiÅŸi izleyici olarak farklı oturumlara katıldı.

 

Kongremizde;

 

  • Covid-19 Pandemisinin ekonomik ve siyasal baÄŸlamda dünya düzenini nasıl yeniden ÅŸekillendireceÄŸini,
  •  
  • Bireysel ve toplumsal ruh saÄŸlığımız üzerindeki etkilerini,
  •  
  • Ä°klim krizi ve Covid-19 arasındaki neden-sonuç iliÅŸkilerini,
  •  
  • Salgından çıkışta umut olan Covid-19 aşılarını, bu aşıların küresel düzeyde yaygın, adil ve ücretsiz dağılımını,
  •  
  • Bir olaÄŸandışı hâl olarak Covid-19 Pandemisi’nde saÄŸlık ve ilaç hizmetlerini,
  •  
  • Veri mahremiyeti ve kiÅŸisel saÄŸlık verilerinin korunmasını
  •  
  • Birinci basamak saÄŸlık kuruluÅŸu olarak eczanelerin, halkın en yakın saÄŸlık danışmanı eczacıların salgınlarla mücadeledeki rolünü, güvenli ilaç kullanımı yönetiminde, koruyucu saÄŸlık hizmetlerinde, yaygın aşılama ve test yapılmasında eczacıların ne tür yeni fonksiyonlar üstlenebileceÄŸini
  •  

etraflı bir biçimde masaya yatırdık.

 

Yıllardır eczanelerden sunulmasının halk saÄŸlığını korumak açısından büyük önem taşıdığını dile getirdiÄŸimiz Gıda takviyeleri ve geleneksel bitkisel tıbbi ürünlerin Covid-19 Pandemisi’nde kullanımını, söz konusu ürünlere talepte bu dönem yaÅŸanan büyük artış nedeniyle eczane rafı taklidi yapan marketlerden yaygın satışına baÅŸlanmasının risklerini bir kez daha gözler önüne sermeye çalıştık. Buradan hareketle reçetesiz ilaç kategorisinin geniÅŸletilmesi ve ilaçta reklamın serbest bırakılması adımlarının yaratacağı sorunlara dikkat çekmek istedik.

 

Dünya ve Türkiye ekonomisini sarsan pandeminin eczane ekonomilerine ve ilaç-eczacılık sektörüne yansımalarını sektör temsilcileri ile tartıştık.

 

Önceki yıllarda gerçekleÅŸtirdiÄŸimiz pek çok Kongrede olduÄŸu gibi bu Kongremiz de uluslararası katılımlı bir nitelik taşıyordu. Dünya Eczacılık Federasyonu BaÅŸkanı Ecz. Dominique Jordan Kongremizin açılış seminerini vererek bizleri onurlandırdı. Dünya Eczacılık Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Catherine Duggan Avrupa BirliÄŸi Eczacılık Grubu 2021 Yılı BaÅŸkanı Ecz. Alain Delgutte, Amerikan Eczacılar BirliÄŸi Ekip Åžefi Ecz. Mitchel Rothholz, Dünya SaÄŸlık Örgütü Türkiye Ofisi Program Yöneticisi Prof. Dr. Toker Ergüder uluslararası saÄŸlık ve eczacılık örgütlerinin Covid-19’a bakış açılarını, mücadelelerini ve gelecek öngörülerini bize aktardılar.

 

Ayrıca 2020 yılı başında kurulan Türk Eczacıları BirliÄŸi Kadın Eczacılar Çalışma Grubu’nun düzenlediÄŸi oturumda eczacılıkta toplumsal cinsiyet eÅŸitliÄŸini, mesleÄŸimizin yarıdan fazlasını oluÅŸturan kadın eczacıların güçlendirilmesinin zorunluluÄŸunu, söz, karar ve temsil mekanizmalarında aktif bir biçimde yer almasının yollarını tartışmaya açtık.

 

Türk Eczacıları BirliÄŸi Gençlik Komisyonumuz pandeminin eczacılık eÄŸitimine etkilerini ele aldı; Kamu ve Özel Sektör Eczacıları Komisyonumuz ise pandemi sürecinde kamu ve hastane eczacılarımızın hizmet sunum ÅŸekillerini, çalışma koÅŸullarını ve yaÅŸadıkları sorunları otopsisini çıkardılar.

 

Nihayet mesleki varlığımızın temeli ve geleceÄŸimizin teminatı olan meslek örgütlerinin dünü, bugünü ve yarınını tartıştığımız oturumda tam da pandemi devam ederken gündeme gelmiÅŸ akademik-demokratik meslek örgütlerinin yapısı ve iÅŸleyiÅŸlerine yönelik, kendi iradeleri dışında hayata geçirilen yasal düzenlemelerin mesleÄŸin, meslektaÅŸların ve toplumun yararını ortadan kaldıracak giriÅŸimler olduÄŸunun altını çizdik.

 

Covid-19 pandemisi yerküremizin gördüÄŸü ne ilk salgındır, ne de son olacaktır. Salgın hastalıkların tarihi bize salgınların birçok toplumsal deÄŸiÅŸime, kırılmalara yol açan ve onları hızlandıran en önemli etkenlerden biri olduÄŸunu göstermektedir. Ä°nsanlık bu salgınlardan yeni dersler çıkararak, yeni kavramlar ve yeni düÅŸünüÅŸ biçimleri ile yoluna devam edebilmiÅŸtir. Bu salgın da; hayatın devam etmesi için, baÅŸta doÄŸa-insan iliÅŸkileri olmak üzere, pek çok alanda sorgulama yapmayı gerekli kılmaktadır.

 

Biz eczacılar uzun zamandır eczacılıkta deÄŸiÅŸimi ve eczacılığın geleceÄŸini tartışıyoruz. Covid-19 pandemisi ile saÄŸlık sistemi içerisindeki rollerimize salgın ve enfeksiyon hastalıkları ile mücadele gibi yeni roller ekleniyor. Halkın en kolay ulaÅŸabildiÄŸi birinci basamak saÄŸlık kuruluÅŸu olarak eczaneler koruyucu saÄŸlık hizmetlerinde, yaygın aşılamada ve güvenli testlerin uygulanmasında kritik bir görev üstlenebilir. Covid-19, dünyada pek çok ülkede olduÄŸu gibi ülkemizin saÄŸlık sistemi içerisinde de eczacıyı ve eczaneyi doÄŸru biçimde konumlandırmalarının önemini gözler önüne sermiÅŸtir. Bu baÄŸlamda kamunun, nitelikli ilaç ve eczacılık hizmetinin kesintisiz sürdürülebilirliÄŸi için birinci basamak saÄŸlık merkezleri olan ancak ekonomik-finansal sorunlar baÅŸta olmak üzere pek sorunla boÄŸuÅŸmak durumunda kalan eczaneleri koruyacak ve güçlendirecek tedbirleri bir an önce hayata geçirmesi elzemdir. KuÅŸkusuz bu da herÅŸeyden önce politika yapımında demokratik, katılımcı, kapsayıcı, BirliÄŸimizi ve diÄŸer akademik-demokratik meslek örgütlerini dikkate alan, gerçek paydaÅŸlar olarak gören bir yaklaşımı zorunlu kılmaktadır.

 

DiÄŸer yandan pandemi ile birlikte herkesin birincil önceliÄŸinin saÄŸlık olması gerektiÄŸi çok net bir biçimde açığa çıkmıştır. Devletin temel görevlerinden biri halk saÄŸlığını korumak ise, halkın yükselen saÄŸlık kaygılarından yararlanmaya çalışan, asıl amacı saÄŸlık deÄŸil ticari kâr olan, adeta pandemi fırsatçılığı yapan kiÅŸi ve kurumlara geçit verilmemelidir. Gıda takviyelerinin marketlerden satılması, reçetesiz ilaçların sayısının artırılması ve reklamının yapılabilir hale gelmesi örneklerinde olduÄŸu gibi hekim ve eczacı denetimini devre dışı bırakacak her adım hem insan saÄŸlığı hem saÄŸlık sistemi için yeni riskler ve yeni bir yük demektir. Bu nedenle yapılacak her tür hukuksal-idari düzenleme kamu saÄŸlığını koruma amacıyla yapılmalı, saÄŸlığı tehdit eden giriÅŸimlere etkin müdahaleyi içeren yasal düzenleme ve tedbirler uygulamaya sokulmalıdır.

 

Pandemi sonrası daha iyi, daha yaÅŸanabilir bir dünyanın imkânı ise, ÅŸu an aramızdaki fiziksel mesafeyi zorunlu olarak açarken sosyal mesafeyi kapatmaktan, gerek yerel gerek ulusal gerek küresel düzeyde dayanışmayı çoÄŸaltmaktan, yeni dayanışma aÄŸları ve baÄŸlar kurmaktan geçmektedir. Kongremizin bu amaca hizmet eden platformlardan sadece birisi olduÄŸuna inanıyor, saÄŸlıklı günlerde yeniden yüz yüze bir araya geleceÄŸimiz, birbirimize temas edeceÄŸimiz günlerin yakın olması umudunu taşıyoruz.

 

Kongremizi dünyada ve ülkemizde salgınla mücadelede kaybettiÄŸimiz tüm saÄŸlık çalışanlarının anısına ithaf ediyoruz.

 

KONGRE SEKRETERYASI,

YÜRÜTME VE BÄ°LÄ°MSEL DANIÅžMA KURULLARI